Sağlık Bakanı Endişelerini Dile Getirirken Yardımlı Ölüm Tasarısı Etrafında Tartışmalar Yaşanıyor
Birleşik Krallık’ta destekli ölüme ilişkin tartışma, sağlık bakanının Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) üzerindeki olası etkiler konusunda alarm vermesiyle kızışıyor. Daha önce destekli ölüm mevzuatını destekleyen Wes Streeting, şimdi Ölümcül Hasta Yetişkinler (Yaşam Sonu) Yasa Tasarısı’na karşı çıkmayı planlıyor. Bu politikaya harcanan kaynakların, yaşam sonu bakımındaki hayati iyileştirmeleri azaltabileceğini vurguluyor.
Kaynak Tahsisi ve Etik Hususlar
Pazartesi günü açıklanan önerilen yasa, altı ay veya daha az bir prognoza sahip ölümcül derecede hasta yetişkinlerin hayatlarına son verme konusunda yardım aramalarına izin verecek. Bu kararın gönüllü olarak verildiğinden emin olmak için iki doktor ve bir Yüksek Mahkeme yargıcının onayı gerekecek.
Streeting, Times Radio ile yaptığı bir röportajda yasa tasarısının kaynak etkilerini vurguladı. Parlamentonun destekli ölümü onaylaması durumunda, bunun diğer sağlık hizmetlerine kıyasla bu alandaki fonların önceliklendirilmesi anlamına geldiğini belirtti.
Streeting, böyle bir politikanın uygulanmasının, bu yeni yaklaşıma uyum sağlamak için tıp camiasıyla iş birliği yapmayı gerektireceğini yineledi. Ahlaki veya etik itirazları olabilecek klinisyenler için katılımın gönüllü kalması gerektiğini vurguladı.
Streeting, yasa tasarısına karşı çıkmasına rağmen, hastalara yaşamlarının sonlarında gerçek seçimler sunmak için mevcut palyatif bakım sisteminde önemli iyileştirmelere ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Yasama Süreci ve Kamuoyunun Duyguları
İşçi Partisi Milletvekili Kim Leadbeater, küresel çapta en kapsamlı çerçevelerden birini temsil ettiğini iddia ederek destekli ölüm yasasını tanıttı. Yasa haline gelmesi durumunda ölümcül hastalığı olan kişilerden yaygın ilgi bekliyor.
Eleştirmenler, olası zorlama ve ölümcül derecede hasta yetişkinlerin ötesine uzanan uygunluk endişelerini dile getiriyor. Leadbeater buna karşılık, önerisini savundu ve ikili tıbbi onaylar ve yargı denetimi gerektiren katı güvenlik önlemlerine işaret etti. Ayrıca, zorlayıcı eylemlerin ağır cezalar getireceğini belirtti.
Avam Kamarası bu tartışmalı yasa tasarısını 29 Kasım‘ta görüşüp oylamaya sunacak. Başbakan tarafsız bir duruş sergileyerek milletvekillerinin parti çizgisinde değil bağımsız olarak oy kullanmalarına izin verdi; bu, Parlamento’nun 2015’te benzer bir yasa tasarısını reddetmesinden bu yana dikkate değer bir değişim.
Tartışmalar sürerken, bu mevzuatın Birleşik Krallık’ta yaşam sonu bakımını nasıl yeniden şekillendirebileceği konusunda önemli bir kamuoyu ilgisi devam ediyor.
Noel öncesinde hospice bakımına yönelik desteği artırmayı amaçlayan tedbirlerin uygulamaya konulması ve mevcut hizmetlerdeki boşlukların dikkate alınması planlanıyor.
İlk oylamanın ardından milletvekilleri ve lordların daha fazla incelemesini bekleyen olası değişikliklerle birlikte, İngiltere’de destekli ölüm mevzuatının geleceği belirsizliğini korurken, sağlık politikası söylemi açısından kritik bir öneme sahip.