İnsani Kahramanlar: Kaosun Ortasında Lübnan'ın Sivil Savunması

  • WorldScope
  • |
  • 05 November 2024
Post image

Çatışmanın İnsan Maliyeti: Lübnan’ın Sivil Savunma Müdahalesinin İç Yüzü

Sirenler Bekaa Vadisi’nde yankılanırken, Lübnan Sivil Savunma Gücü’nde (CDF) 32 yaşındaki itfaiyeci ve sağlık görevlisi Samir El Chekieh, İsrail hava saldırısının olduğu yere doğru hızla ilerliyor. Gününe kahvaltı yapmadan başlıyor ve sadece birkaç saatlik uykunun ardından, tırmanan bir çatışmanın ön saflarında meslektaşlarına katılıyor. İsrail ile Hizbullah arasındaki düşmanlıkların yeniden canlanmasından bu yana, CDF’nin rolü giderek daha kritik hale geldi ve giderek artan sayıda sivil kayıpla boğuşuyor.

Savaşta Bir Değişim

Samir’e göre mevcut çatışma 2006 savaşıyla büyük bir tezat oluşturuyor. Son hava saldırılarının yalnızca askeri tesisleri değil aynı zamanda sivil yapıları ve insani yardım çalışanlarını da hedef aldığını belirtiyor. Bu değişim, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere savaş dışı kişiler arasında artan ölümlere yol açtı.

Samir, CDF çalışanlarının günlük yardım çağrılarında sık sık çapraz ateşte kalan masum mağdurlarla karşılaştıklarını anlatıyor. Savaş, Güney Lübnan’ın ötesine, Hizbullah ile tarihsel olarak bağlantılı olan Baalbek ve Sidon gibi bölgelere yayıldı. İsrail, operasyonlarının Hizbullah’ın askeri yeteneklerini ortadan kaldırmaya odaklandığını ve cephaneliğini önemli ölçüde azalttığını iddia ediyor. Ancak Hizbullah, İsrail’e her gün roket atmaya devam ediyor.

Sahadaki Gerçeklik

BBC’nin El Karak’ta yakın zamanda yaptığı bir saha gözlemi sırasında, acil müdahale ekipleri molozların arasında hayatta kalanları ararken kaos hüküm sürüyordu. Güçlü bir patlamanın ardından yıkım yaşandı. Mağdurlara yardım etmek için acele ederken, Samir bu saldırıların yürek parçalayıcı sonuçlarını ilk elden deneyimledi. Sahne kasvetliydi—tuzağa düşmüş kurtulanları kurtarmaya çalışırken bir çocuğun bedeninin parçalarını keşfetti. Bu travmaya rağmen, CDF mezhepler veya geçmişler arasında ayrımcılık yapmadan hayatları kurtarmaya kararlı.

Samir’in de dediği gibi, “Biz her şeyden önce insancıyız; misyonumuz dini veya etnik sınırların ötesindedir.” Ne yazık ki, BM’den gelen raporlar, çocukların bu çatışmadan orantısız bir şekilde etkilendiğini gösteriyor. Devam eden şiddet, günlük kayıp ve acı hatırlatıcılarıyla yüzleşen Samir ve ekibinin üzerinde ağır bir yük oluşturuyor.

İleriye Bakış: Belirsiz Bir Gelecek

Her iki taraf da amansızca ateş alışverişinde bulunurken durum istikrarsızlığını sürdürüyor. On binlerce kişi yerinden edilmiş ve tüm mahalleler harap olmuşken, topluluklar giderek daha da belirsiz görünen ateşkes görüşmeleri arasında belirsiz bir gelecekle karşı karşıya. Ailelerin korkunç koşullar altında kaçmak zorunda kaldığı Baalbek’te, sakinler ezici yıkıma rağmen evlerine ve anılarına tutunuyor. Hussein Nassereldine gibi sesler, köklerinden vazgeçmeyi reddeden birçok kişi tarafından paylaşılan duyguları yansıtıyor. İnsani yardım çalışmaları kaosun ortasında devam ederken, Samir misyonunda kararlılığını sürdürüyor. Hayatları kurtarmakta güç buluyor; bu, zorlukların ortasında inançla şekillenen bir bağlılık. Lübnan, devam eden bu çatışmada bir yol ayrımında duruyor; halkının kararlılığı, üzüntü ve direnç arasında ileriye doğru yolunu belirleyecek.

You May Also Like